“Eyyühennas, cehennemden çıkıyorum; artık ne günahım varsa doldurdum, beni aranıza alıyor musunuz?”
“Sözlerini işittik; ve seni kabul ettik.”
“Eyyühennas; ben bu yüzüğü cennetinizde de takacağım; razı oluyor musunuz?” diye haykıracağım.
O zaman insanlık susacak, ve her biri, yaşamları sırasında yazgıları karşısında nasıl boyun eğmişse, öyle eğecek. Gözleri önlerine düşecek; susmamı bekleyecek.
“Eyyühennas!” diyeceğim, “Şu yüzük, benim ebedi hayatımın yanında bir lahza bile olmayan Dünya hayatımın bir işareti değil midir?”
İnsanlık susacak kızım; insanlığın söyleyecek hiçbir şeyi olmayacak!
“Eyyühhennas!” diyeceğim o zaman, “Madem söz bitene kadar kürsü benimdir. Andolsun ben de şu kömürden yüzüğü, cennet-i ebediyyenize değişecek değilim!”
40 Hadis hakkında yorumlar...
Selçuk Orhan’ın 40 Hadis’i hem konu edindiği çevreyi yansıtışı, kahramanlarının gerçeklikleri, inandırıcılıkları ile hem de anlatım biçimi ve yapısıyla ilgi ile okunmayı hak ediyor.
40 Hadis, peygamberin geleceğini düşünerek açık kapılardan geçmeye cesaret edemeyen insanlar başta olmak üzere kimseyi ötekileştirmiyor, karşıdan bakıyor, onlarla yan yana yürüyor ya da karakterlerini kapı deliğinden gözetliyor.
Selçuk Orhan, bize tam 550 sayfalık bir mektup bıraktı ve kendine döndü. Sancılı, acı, kirli, hesapların can yakıcı olduğu, kanatıcı, ızdırabın en kekre yerinde meczubleyin zikr eden bir uzun mektup.
1977 doğumlu yazar 90'lı yılların ortasından başlayarak edebiyat dergilerin öykü, eleştiri ve deneme yazılarıyla görünmeye başladı.
Öykü, eleştiri ve roman türlerinde eser veren Selçuk Orhan Varlık, Ot, Hece, k24, edebiyathaber gibi basılı ve çevrimiçi mecralarda yazmaya devam etmektedir. Bugüne kadar yayınlanan kitapları aşağıda listelenmiştir.
orhan.selcuk@gmail.com adresinden iletişime geçebilirsiniz.